Değerli hocalarım, abilerim, kardeşlerim;
Forumumuzun adı Golf Tutkusu ve ben de size forumumuzun ismine yakışır, kendi tutkumla ilgili ayrıntılı bir yazı yazmak istedim. Okuması biraz zor ve zaman alabilir, zira uzun bir yazı olacak. Bu yazının, Golf almayı düşünen, alma arifesinde olan ya da hâlihazırda bir Golf sahibi olan tüm arkadaşlara bir rehber niteliğinde olacağını düşünüyorum.
Yazımı bölüm bölüm kaleme alamaya çalışacağım. Bu şekilde takibinin ve okunmasının daha kolay olacağını ümit ediyorum. Klasik bir mühendislik mezunu olarak yazılarıma ve edebi yeteneklerime pek güvendiğim söylenemez. Göreceğiniz edebi noksanlar için şimdiden affınıza sığınıyorum.
Her yeni eklenecek bölümü, hem ilk mesajıma hem de konunun devamına ekleyeceğim. Bu şekilde konuya ilk defa rastlayan üyeler için konu bütünlüğü sağlanmış olacak. Ayrıca forum yönetimimiz uygun görürse bu konuyu Golf’üm için bir güncelleme günlüğü şeklinde de kullanmayı planlamaktayım. Yorumlarınızı, düşüncelerinizi, sorularınızı ve eleştirilerinizi eksik etmezseniz sevinirim.
Bölüm – 1: Araç arayışı ve GOLF ‘ün aklıma düşmesi:
2014 Haziran idi. Kısa dönem askerlik hizmetimin son 40 gününü saymaya başlamıştım. Okulumu bitirmiş, yüksek lisansımı tamamlamış, istediğim türde sevebileceğim bir iş bulmuş, kısacası hayatımı düzene oturtmuştum. Askerliğin bitmesine de çok az kalmıştı. Sağ olsun anne ve babam zamanında, biz rahat bir hayat yaşayalım diye düzgün tasarruflar ve yatırımlar yapmış, doğal olarak ev alma gibi bir zorunluluk ile beni baş başa bırakmamışlardı. Maddi anlamda beni zorlayacak hiçbir şey gözükmüyordu orta vadede. 2007 Eylül ayında sıfır olarak aldığım Honda Jazz CVT Sport marka aracım artık yaşlanmaya başlamıştı. Bir üst segmentte HB bir araç almayı düşünmeye başlamıştım. Bir türlü sedan arabalara ısınamamıştım zaten küçüklüğümden beri. Mahalledeki tüm arkadaşlarım, tempra gördüğünde “of” çekerken, ben tipolar ile ilgili hayaller kurardım mesela.
Fazla km yapan biri değilim esasında. Motor sessizliği de benin içi oldukça önemlidir. Bundan dolayı dizeli kafamda direkt eledim. Konforlu, iyi yalıtımlı ve tasarruflu bir benzinli ünite üzerinde yoğunlaştım. Ayrıca kesinlikle hatchback ve otomatik bir araç olmalıydı. Aklımda yeni Mazda 3 1,5 SkyActive CVT ve yeni 308 1,2 puretech EAT6 allure modelleri vardı. Ya VW ? O forum ön yargıları beni de etkilemişti doğal olarak. Bu DSG patlak, TSI yağı içiyor, araba tutanın elinde kalıyor gibi saçma klişeler, markayı tanımayan bir insanı ne kadar korkuttuysa beni de o kadar korkutmuştu.
Bir gün çarşı izninde, Beşiktaş’ta kahvaltı yaparken “onu” gördüm. Beyaz renkte, cam tavanlı, Durbanlı, U led’li Highline ACT bir GOLF. Sade bir araba olmasından ötürü daha önce hiç alıcı gözle bakmamıştım bu araca. Daha doğrusu pek dikkatimi çekmemişti. Çayımdan hızlıca bir yudum daha çekip, telefondan internete girdim ve dönüm noktası olan o kelimeleri Google 'da arattım. "Golf 2014 Beyaz". Arama sonucunda çıkan ilk görsel vücut kimyam üzerinde oynamaya başlamıştı. İşte o fotoğraf:
Ekli dosyayı görüntüle 3348
O an aklıma düştü şimdi kullandığım araba. Aklımda ne Mazda kaldı, ne de Peugeot. O son 40 gün bitecek, iyice düzeni oturtmak adına 1 sene daha çalışılacak ve kısmetse 2015 yazında bir GOLF sahibi olunacaktı artık. Planlarım netleşmeye başlamıştı.
Devamı gelecek...
Forumumuzun adı Golf Tutkusu ve ben de size forumumuzun ismine yakışır, kendi tutkumla ilgili ayrıntılı bir yazı yazmak istedim. Okuması biraz zor ve zaman alabilir, zira uzun bir yazı olacak. Bu yazının, Golf almayı düşünen, alma arifesinde olan ya da hâlihazırda bir Golf sahibi olan tüm arkadaşlara bir rehber niteliğinde olacağını düşünüyorum.
Yazımı bölüm bölüm kaleme alamaya çalışacağım. Bu şekilde takibinin ve okunmasının daha kolay olacağını ümit ediyorum. Klasik bir mühendislik mezunu olarak yazılarıma ve edebi yeteneklerime pek güvendiğim söylenemez. Göreceğiniz edebi noksanlar için şimdiden affınıza sığınıyorum.
Her yeni eklenecek bölümü, hem ilk mesajıma hem de konunun devamına ekleyeceğim. Bu şekilde konuya ilk defa rastlayan üyeler için konu bütünlüğü sağlanmış olacak. Ayrıca forum yönetimimiz uygun görürse bu konuyu Golf’üm için bir güncelleme günlüğü şeklinde de kullanmayı planlamaktayım. Yorumlarınızı, düşüncelerinizi, sorularınızı ve eleştirilerinizi eksik etmezseniz sevinirim.
Bölüm – 1: Araç arayışı ve GOLF ‘ün aklıma düşmesi:
2014 Haziran idi. Kısa dönem askerlik hizmetimin son 40 gününü saymaya başlamıştım. Okulumu bitirmiş, yüksek lisansımı tamamlamış, istediğim türde sevebileceğim bir iş bulmuş, kısacası hayatımı düzene oturtmuştum. Askerliğin bitmesine de çok az kalmıştı. Sağ olsun anne ve babam zamanında, biz rahat bir hayat yaşayalım diye düzgün tasarruflar ve yatırımlar yapmış, doğal olarak ev alma gibi bir zorunluluk ile beni baş başa bırakmamışlardı. Maddi anlamda beni zorlayacak hiçbir şey gözükmüyordu orta vadede. 2007 Eylül ayında sıfır olarak aldığım Honda Jazz CVT Sport marka aracım artık yaşlanmaya başlamıştı. Bir üst segmentte HB bir araç almayı düşünmeye başlamıştım. Bir türlü sedan arabalara ısınamamıştım zaten küçüklüğümden beri. Mahalledeki tüm arkadaşlarım, tempra gördüğünde “of” çekerken, ben tipolar ile ilgili hayaller kurardım mesela.
Fazla km yapan biri değilim esasında. Motor sessizliği de benin içi oldukça önemlidir. Bundan dolayı dizeli kafamda direkt eledim. Konforlu, iyi yalıtımlı ve tasarruflu bir benzinli ünite üzerinde yoğunlaştım. Ayrıca kesinlikle hatchback ve otomatik bir araç olmalıydı. Aklımda yeni Mazda 3 1,5 SkyActive CVT ve yeni 308 1,2 puretech EAT6 allure modelleri vardı. Ya VW ? O forum ön yargıları beni de etkilemişti doğal olarak. Bu DSG patlak, TSI yağı içiyor, araba tutanın elinde kalıyor gibi saçma klişeler, markayı tanımayan bir insanı ne kadar korkuttuysa beni de o kadar korkutmuştu.
Bir gün çarşı izninde, Beşiktaş’ta kahvaltı yaparken “onu” gördüm. Beyaz renkte, cam tavanlı, Durbanlı, U led’li Highline ACT bir GOLF. Sade bir araba olmasından ötürü daha önce hiç alıcı gözle bakmamıştım bu araca. Daha doğrusu pek dikkatimi çekmemişti. Çayımdan hızlıca bir yudum daha çekip, telefondan internete girdim ve dönüm noktası olan o kelimeleri Google 'da arattım. "Golf 2014 Beyaz". Arama sonucunda çıkan ilk görsel vücut kimyam üzerinde oynamaya başlamıştı. İşte o fotoğraf:
Ekli dosyayı görüntüle 3348
O an aklıma düştü şimdi kullandığım araba. Aklımda ne Mazda kaldı, ne de Peugeot. O son 40 gün bitecek, iyice düzeni oturtmak adına 1 sene daha çalışılacak ve kısmetse 2015 yazında bir GOLF sahibi olunacaktı artık. Planlarım netleşmeye başlamıştı.
Devamı gelecek...
Moderatör tarafında düzenlendi: