silvershadow
Emekli
- Katılım
- 6 May 2015
- Mesajlar
- 8,996
- Tepkime puanı
- 1,340
- İsim
- Murat İNCİ
Golf Mk 7 R İzlenimlerim 2
Karartılmış Led soplar gerçekten güzel görünüyordu ve araç bulunduğumuz mevkiye geri geri yanaşırken logoya entegre geri park kamerası da hemen dikkatimi çeken opsiyonlar arasındaydı. Ayrıca Cam tavanı vardı ve Ben fotoğraflarını çekmeye çalışırken R'ın sahibi olan Osman Bey araca bindi kemerini taktı. ve bizi hadi bir turlayalım deyince kısa bir duraksama çocukça bir sevince dönüştü.
Golf MK7 R'ın Coupe olduğundan o kocaman kapısını açtım. Açarken ağırlık hissi beklerken kapı aksine tüy gibi hafifti. Nasıl oluyor da başarabiliyorlar bunu? Onca ağırlığına rağmen bıraktığınız noktada tık diye kalıveriyor o kapılar. Heyecanla arabaya binmek için atıldığımda aracın coupe olduğundan arka koltukta oturacak İsmail Hocamın benden önce binmesi gerektiğini hatırladım. Koltuğun sol üst kenarındaki tutamağı çekerek koltuğu yatırdığımda koltuk kendiliğinden kayar gibi öne doğru da geldi. İsmail Hocam yerine oturur oturmaz koltuğa oturmak istedim ama oturmaktan çok koltuğa gömüldüm desem yeridir. Alçaltılmış oturma pozisyonu dahi aslında neyle karşı karşıya kaldığınızı size hatırlatmaya yetmezse, azaltılmış sünger ve yüksek yanal destekler maruz kalabileceğiniz yanal ivmeler hakkında sertlikleriyle birer uyarıydı. Bir virajdan ötekine koştururken bedeninizin sağa sola savrulmasını engelleyecek olan onlarsa hayli sarsıcı bir yolculuk olacağı baştan belliydi. Garip olan oldukça sert karakterlerine karşın kesinlikle rahat mı rahat bir koltuk olmasıydı. Titanyum siyahı Alcantara race kumaş, kalitesi hayli yükseltilmiş dokulu bir kumaş hissi veriyordu. Kemerimi takmam geride olduğundan güç oldu ama başardım.
Bu esnada Golf R'ın kontak anahtarı ilk çevrilişinde bizlerin kodlamayla açtıkları selamlamanın standart olduğunu gördüm. Daha kontağı çevirmesiyle motorun homurtusu ve güç hissi etrafımızı sarmaya yetti.
http://youtu.be/0lzKiMdbrLE
Manisa'yı boydan boya kat eden 3 şeritli hafif yoğunluklu yola sağ taraftan çıkmadan 20 metrelik yolda aracın DCC tuşuna basan pilotumuz 5,8" lik medya ekranından sport moduna aldı ve İzmir istikametine doğru gazlayarak ana yola hızlı bir giriş yaptı. Gösterge deki mavi çizgi bir anda sona dayandı: İki otuz hiç zorlanmadan ve son derece stabil...
Şu, racing motorların sinek vızıltısına benzeyen sesine, şahinlerdeki gibi kulaklara eziyet eden türde ya da kuru gürültüye ya da Seat'taki gibi banttan çalan sahte bir ses değil de insanın iliklerine kadar işleyen güçte G kuvvetinin yarattığı baskıyı göğsünde hissettiren ve artan ivmelenmeye eşlik eden egzoz sesine bakarak dudaklarımdan istemsiz olarak şu garip nidalar, anlamsız gülüşler ve oyun parkında çocukların çıkardığı seslerin benzerleri döküldüyse, çocuklar gibi sevindiğime ya da şu roller coaster'a binen kocaman kocaman insanlara nasıl çok görmüyorsanız bunları bana da çok görmeyeceğinizi umarım......
İşte Videosu
http://youtu.be/T6O9wh25U-o
İnanılmaz olan hızlanmanın nerdeyse kesintisiz olarak ve vites geçişlerinin kesinlikle fark edilmez oluşu... Hele hele bir de Sürüş profili ayarlarından RACE seçilince ooooh misss... bir anda çoğul karakterlerin en sertine merhaba demiş olursunuz. Zaten şasi standart bir Golf'e göre 20mm GTI'a göre ise 5 mm daha alçak... Önünde sis farına dahi yer bırakmayacak kadar geniş açıklıklara ihtiyaç duyan aerodinamik yarıklardan nefes alan bir canavar var kaputun altında. Dile kolay ama yaşaması aynı derece değil.. 380 Nm'lik tork ve yeni nesil Haldex kavrama sayesinde 5.3 saniyede 100 km/h lik hıza çıkması demek.. Tüm dünyaya 300 beygir olarak giden bu canavar bizim yakıt kalitemize bağlı olarak 280 beygirde karar kılınmış. Aza kanaat eden çoğu bulamazmış... Bunların hakkını vermek için kesin ve net amatör ruhu aşan ileri sürüş tekniklerini bilecek kadar pistlerde lastik yakmış olmalı, 3-5 pertiniz geride sizi saygıyla anmalı. Yok değilseniz bilmelisiniz diğer modlarda hatalarınızı, kullanım kusurlarınızı kapatırken size bir dost gibi olan elektronik kontroller artık orada olmayacaklar... Tam da ihtiyacınız olduğunda ne ASR ve ESP ne XDS olmayacağından 4 tekerlekle bu kadar kızgın beygir ve tatlı bir kedi mırıltısına benzeyen sesi bir anda homutuya dönüşerek hayretler içerisinde yanlamaya başlattığını göreceksiniz 1495 kiloluk ağırlığını 1210 kg'lık standart bir Golften 285 kglık farkına karşın 3 katına yakın gücün hakkının nasıl 235lik lastiklerin asfalta tutunmaya çalışırken ödendiğini bir anda kavrayacaksınız.
Pilotumuz genç yaşına karşın aklı başında ve daha önce ABT imzalı 380 beygirlik GOLF R32 ve Porsche kullanmış güçlü araçlara alışık.... İlk sözleri : "gösterişten hoşlanmam ve kendi aracımız olduğundan R'ı tercih ettim" dedi. Daha önce defalarca kere yapmış olduğumuz profil tanımlamasının nasıl da tam doğru olduğunu kanıtlamış oldu. "Kuzu postunda kurt"
İsteyenler Golf'e biner, atlı karınca misali yanar dönerli arabalara ise hayatlarındaki eksiklikleri başkalarının ilgileriyle gidermek yolunu seçenlerin tercihi.
Kendi sözleriyle "iki damla yağmur düştü mü arkadan itişli Porsche'yi garaja kilitlemek gerek. oysa bunca güce karşın R kesinlikle çok keyifli ve 4motoin ile yol tutuşu çok başarılı bir otomobil.. Özellikle direksiyonunu çok beğendim, iki turda bitiyor... belli ki üzerine çok çalışılmış"
Bu sözleri üzerine yaptığım araştırma daha önce bilmediğim bir özelliğini de keşfetmemi sağladı.
R Direksiyonu:
Standart bir Golf'te 2.75 (500derece) olan direksiyon turu bu araçta 2.1'e (380derece)düşürülmesi progressive direksiyon sistemi tarafından mümkün. Bunun anlamı özellikle park esnasında veya dar alanlardaki manevralarda değiştirilebilen oranları sayesinde daha az güç harcayarak tekerlekleri yönlendirebilmek mümkün olduğu kadar virajlı yollara sahip ülkelerde geliştirilmiş daha direkt ve hızlı direksiyon hareketlerine de imkan verir..
Yaptığımız kilometreler boyunca aracın sürüş profilinden modunu değiştirmek dışında saat 9 15 pozisyonundaki iki elini direksiyondan mümkün olduğunca ayırmadı... Tıpkı aslan terbiyecisinin elindeki kırbacı asla ama asla bırakmayışı gibi...
Devamı var....
Karartılmış Led soplar gerçekten güzel görünüyordu ve araç bulunduğumuz mevkiye geri geri yanaşırken logoya entegre geri park kamerası da hemen dikkatimi çeken opsiyonlar arasındaydı. Ayrıca Cam tavanı vardı ve Ben fotoğraflarını çekmeye çalışırken R'ın sahibi olan Osman Bey araca bindi kemerini taktı. ve bizi hadi bir turlayalım deyince kısa bir duraksama çocukça bir sevince dönüştü.
Golf MK7 R'ın Coupe olduğundan o kocaman kapısını açtım. Açarken ağırlık hissi beklerken kapı aksine tüy gibi hafifti. Nasıl oluyor da başarabiliyorlar bunu? Onca ağırlığına rağmen bıraktığınız noktada tık diye kalıveriyor o kapılar. Heyecanla arabaya binmek için atıldığımda aracın coupe olduğundan arka koltukta oturacak İsmail Hocamın benden önce binmesi gerektiğini hatırladım. Koltuğun sol üst kenarındaki tutamağı çekerek koltuğu yatırdığımda koltuk kendiliğinden kayar gibi öne doğru da geldi. İsmail Hocam yerine oturur oturmaz koltuğa oturmak istedim ama oturmaktan çok koltuğa gömüldüm desem yeridir. Alçaltılmış oturma pozisyonu dahi aslında neyle karşı karşıya kaldığınızı size hatırlatmaya yetmezse, azaltılmış sünger ve yüksek yanal destekler maruz kalabileceğiniz yanal ivmeler hakkında sertlikleriyle birer uyarıydı. Bir virajdan ötekine koştururken bedeninizin sağa sola savrulmasını engelleyecek olan onlarsa hayli sarsıcı bir yolculuk olacağı baştan belliydi. Garip olan oldukça sert karakterlerine karşın kesinlikle rahat mı rahat bir koltuk olmasıydı. Titanyum siyahı Alcantara race kumaş, kalitesi hayli yükseltilmiş dokulu bir kumaş hissi veriyordu. Kemerimi takmam geride olduğundan güç oldu ama başardım.
Bu esnada Golf R'ın kontak anahtarı ilk çevrilişinde bizlerin kodlamayla açtıkları selamlamanın standart olduğunu gördüm. Daha kontağı çevirmesiyle motorun homurtusu ve güç hissi etrafımızı sarmaya yetti.
http://youtu.be/0lzKiMdbrLE
Manisa'yı boydan boya kat eden 3 şeritli hafif yoğunluklu yola sağ taraftan çıkmadan 20 metrelik yolda aracın DCC tuşuna basan pilotumuz 5,8" lik medya ekranından sport moduna aldı ve İzmir istikametine doğru gazlayarak ana yola hızlı bir giriş yaptı. Gösterge deki mavi çizgi bir anda sona dayandı: İki otuz hiç zorlanmadan ve son derece stabil...
Şu, racing motorların sinek vızıltısına benzeyen sesine, şahinlerdeki gibi kulaklara eziyet eden türde ya da kuru gürültüye ya da Seat'taki gibi banttan çalan sahte bir ses değil de insanın iliklerine kadar işleyen güçte G kuvvetinin yarattığı baskıyı göğsünde hissettiren ve artan ivmelenmeye eşlik eden egzoz sesine bakarak dudaklarımdan istemsiz olarak şu garip nidalar, anlamsız gülüşler ve oyun parkında çocukların çıkardığı seslerin benzerleri döküldüyse, çocuklar gibi sevindiğime ya da şu roller coaster'a binen kocaman kocaman insanlara nasıl çok görmüyorsanız bunları bana da çok görmeyeceğinizi umarım......
İşte Videosu
http://youtu.be/T6O9wh25U-o
İnanılmaz olan hızlanmanın nerdeyse kesintisiz olarak ve vites geçişlerinin kesinlikle fark edilmez oluşu... Hele hele bir de Sürüş profili ayarlarından RACE seçilince ooooh misss... bir anda çoğul karakterlerin en sertine merhaba demiş olursunuz. Zaten şasi standart bir Golf'e göre 20mm GTI'a göre ise 5 mm daha alçak... Önünde sis farına dahi yer bırakmayacak kadar geniş açıklıklara ihtiyaç duyan aerodinamik yarıklardan nefes alan bir canavar var kaputun altında. Dile kolay ama yaşaması aynı derece değil.. 380 Nm'lik tork ve yeni nesil Haldex kavrama sayesinde 5.3 saniyede 100 km/h lik hıza çıkması demek.. Tüm dünyaya 300 beygir olarak giden bu canavar bizim yakıt kalitemize bağlı olarak 280 beygirde karar kılınmış. Aza kanaat eden çoğu bulamazmış... Bunların hakkını vermek için kesin ve net amatör ruhu aşan ileri sürüş tekniklerini bilecek kadar pistlerde lastik yakmış olmalı, 3-5 pertiniz geride sizi saygıyla anmalı. Yok değilseniz bilmelisiniz diğer modlarda hatalarınızı, kullanım kusurlarınızı kapatırken size bir dost gibi olan elektronik kontroller artık orada olmayacaklar... Tam da ihtiyacınız olduğunda ne ASR ve ESP ne XDS olmayacağından 4 tekerlekle bu kadar kızgın beygir ve tatlı bir kedi mırıltısına benzeyen sesi bir anda homutuya dönüşerek hayretler içerisinde yanlamaya başlattığını göreceksiniz 1495 kiloluk ağırlığını 1210 kg'lık standart bir Golften 285 kglık farkına karşın 3 katına yakın gücün hakkının nasıl 235lik lastiklerin asfalta tutunmaya çalışırken ödendiğini bir anda kavrayacaksınız.
Pilotumuz genç yaşına karşın aklı başında ve daha önce ABT imzalı 380 beygirlik GOLF R32 ve Porsche kullanmış güçlü araçlara alışık.... İlk sözleri : "gösterişten hoşlanmam ve kendi aracımız olduğundan R'ı tercih ettim" dedi. Daha önce defalarca kere yapmış olduğumuz profil tanımlamasının nasıl da tam doğru olduğunu kanıtlamış oldu. "Kuzu postunda kurt"
İsteyenler Golf'e biner, atlı karınca misali yanar dönerli arabalara ise hayatlarındaki eksiklikleri başkalarının ilgileriyle gidermek yolunu seçenlerin tercihi.
Kendi sözleriyle "iki damla yağmur düştü mü arkadan itişli Porsche'yi garaja kilitlemek gerek. oysa bunca güce karşın R kesinlikle çok keyifli ve 4motoin ile yol tutuşu çok başarılı bir otomobil.. Özellikle direksiyonunu çok beğendim, iki turda bitiyor... belli ki üzerine çok çalışılmış"
Bu sözleri üzerine yaptığım araştırma daha önce bilmediğim bir özelliğini de keşfetmemi sağladı.
R Direksiyonu:
Standart bir Golf'te 2.75 (500derece) olan direksiyon turu bu araçta 2.1'e (380derece)düşürülmesi progressive direksiyon sistemi tarafından mümkün. Bunun anlamı özellikle park esnasında veya dar alanlardaki manevralarda değiştirilebilen oranları sayesinde daha az güç harcayarak tekerlekleri yönlendirebilmek mümkün olduğu kadar virajlı yollara sahip ülkelerde geliştirilmiş daha direkt ve hızlı direksiyon hareketlerine de imkan verir..
Yaptığımız kilometreler boyunca aracın sürüş profilinden modunu değiştirmek dışında saat 9 15 pozisyonundaki iki elini direksiyondan mümkün olduğunca ayırmadı... Tıpkı aslan terbiyecisinin elindeki kırbacı asla ama asla bırakmayışı gibi...
Devamı var....