silvershadow
Emekli
- Katılım
- 6 May 2015
- Mesajlar
- 8,996
- Tepkime puanı
- 1,342
- İsim
- Murat İNCİ
Otohaber'de okuduğum Ufuk Sandık'ın yazısında yapılan bir araştırmadan bahsediyor.
Sürücüler arasında her beş sürücüden biri araç kullanmanın stres yarattığını düşünüyor.
Büyük şehirlerde bu oran her beş kişide 3 kişi, yani %60...
Trafikte stres yaşadığını söyleyen kişilerin arasında ise yüksek stres kaynağı olan şeyler şöyle sıralanyor:
1. Yoğun trafikte dur kalk yaparak ilerlemek
2. Kaçış manevrası yapmak
3. Ani fren yapmak
4. Sıkışık alanda park etmek veya park yerinden çıkmak.
5. Hız sınırını korumak.
6. Uzun ve kısa farları kullanmaya karar vermek.
7. Şerit değiştirirken kör noktada araç olması.
8. Trafik nedeniyle önündeki araçla mesafesini koruyamamak.
9. Trafik işaretlerini gözden kaçırmak.
daha fazla sıkmayayım, çünkü daha uzar gider bu liste
Tüm bunları baştan sona okuduğumda yapılan bu araştırma bana pek bir tarafgir gözüktü. Acaba Bosch yapmış olmasın diye içimden geçti hatta. Neden derseniz. Yoksa dahi böyle bir algı yaratarak bir başka deyişle siz değerli sürücülerin aklına kaygınızın kaynağının stres olduğu, stresinizin ise tüm bunların neredeyse hepsini yapabilen elektronik sistemler varken hala geleneksel araç kullanmanın iyi bir tercih olmadığı fikrini aşılamaya benziyor.
Türkiye'ye yol koşullarının yetersizliği nedeniyle getirilmeyen "şerit takip, kör nokta uyarı ve trafik işaretleri takip sistemi" hariç neredeyse tamamına hizmet eden bir elektronik, mekanik opsiyonel donanım var. Kaçış manevrası üzerinde de çalışıyorlar bildiğim kadarıyla ve çok sürmez lansmanı yapılır bir yıla kalmaz. Aslında sadece kaçış manevrası değil, sizi evinizin önüne bıraktıktan sonra otopilotla kendi kendine park yerine gidip park edecek sistem çoktan hazır. Hatta sadece park değil belirlenen güzergahta GPS uydularını, merkezi otoyol kamera sistemini, yolda konulan bu araçlara özgü işaretlerle birlikte kendi radarını ve kamera sistemini kullanarak kendi kendine giden otomatik pilot sistemleri denemeleri hali hazırda sürüyor ve piyasaya arzı çok yakın. İnsan faktörünü azalttıkça kazaların azaltılacağı görüşü o kadar yaygın ki bu sistemi değil sorgulamak, tam tersi desteklemek için tüm otomotiv sektörü el birliği yapmış durumda.
Karşılarına çıkan bir güçlüğü aşamıyorlar yalnızca; otopilotun kaza yapması halinde sorumluluğu kimin üstleneceği? Çünkü olasılıkların sonsuz olduğu bir yaşamda teknoloji tarafından öngörülür olan alan halen oldukça sınırlı. Tüm bu araştırmayı yaparlarken ACC'niz varsa hız sınırı, takip mesafesi ve ani fren meselesini, dur kalk trafikte ilerlemeyi; Uzun far asistanı varsa uzun veya kısa far tercihini, eğer ithal olsaydı "şerit takip, kör nokta uyarı ve trafik işaretleri takip sistemi" sayesinde ne kör noktayı ne bir anlık dikkatsizlik sonucu oluşabilecek kazaları ne de trafik işaretlerini gözden kaçırmayı dert etmezdik.
Bu teknolojik oyuncaklar güzel ve yararlı şeyler; ama benim sahip olduğum daha az teknolojik sistemlere saip araçlarla da mutlu olmak mümkün.
Nasıl mı? otomatik vitesi aratmayan hidrolik destekli ve akıllı debriyaj sistemi, önde ve arkada park sensörleri yardımıyla dar alanlarda manevra yapmak, hız sabitleyiciyle ve sınırlayıcıyla hız sınırlarını aşmamak mümkün.
Ama en önemlisi konforlu, güvenli ve araç kullanmaktan haz duyacağınız bir araç olan Golf sürücüleri büyük olasılıkla o beş sürücüden stressiz olan ikisinden biridir bana kalırsa
Sürücüler arasında her beş sürücüden biri araç kullanmanın stres yarattığını düşünüyor.
Büyük şehirlerde bu oran her beş kişide 3 kişi, yani %60...
Trafikte stres yaşadığını söyleyen kişilerin arasında ise yüksek stres kaynağı olan şeyler şöyle sıralanyor:
1. Yoğun trafikte dur kalk yaparak ilerlemek
2. Kaçış manevrası yapmak
3. Ani fren yapmak
4. Sıkışık alanda park etmek veya park yerinden çıkmak.
5. Hız sınırını korumak.
6. Uzun ve kısa farları kullanmaya karar vermek.
7. Şerit değiştirirken kör noktada araç olması.
8. Trafik nedeniyle önündeki araçla mesafesini koruyamamak.
9. Trafik işaretlerini gözden kaçırmak.
daha fazla sıkmayayım, çünkü daha uzar gider bu liste
Tüm bunları baştan sona okuduğumda yapılan bu araştırma bana pek bir tarafgir gözüktü. Acaba Bosch yapmış olmasın diye içimden geçti hatta. Neden derseniz. Yoksa dahi böyle bir algı yaratarak bir başka deyişle siz değerli sürücülerin aklına kaygınızın kaynağının stres olduğu, stresinizin ise tüm bunların neredeyse hepsini yapabilen elektronik sistemler varken hala geleneksel araç kullanmanın iyi bir tercih olmadığı fikrini aşılamaya benziyor.
Türkiye'ye yol koşullarının yetersizliği nedeniyle getirilmeyen "şerit takip, kör nokta uyarı ve trafik işaretleri takip sistemi" hariç neredeyse tamamına hizmet eden bir elektronik, mekanik opsiyonel donanım var. Kaçış manevrası üzerinde de çalışıyorlar bildiğim kadarıyla ve çok sürmez lansmanı yapılır bir yıla kalmaz. Aslında sadece kaçış manevrası değil, sizi evinizin önüne bıraktıktan sonra otopilotla kendi kendine park yerine gidip park edecek sistem çoktan hazır. Hatta sadece park değil belirlenen güzergahta GPS uydularını, merkezi otoyol kamera sistemini, yolda konulan bu araçlara özgü işaretlerle birlikte kendi radarını ve kamera sistemini kullanarak kendi kendine giden otomatik pilot sistemleri denemeleri hali hazırda sürüyor ve piyasaya arzı çok yakın. İnsan faktörünü azalttıkça kazaların azaltılacağı görüşü o kadar yaygın ki bu sistemi değil sorgulamak, tam tersi desteklemek için tüm otomotiv sektörü el birliği yapmış durumda.
Karşılarına çıkan bir güçlüğü aşamıyorlar yalnızca; otopilotun kaza yapması halinde sorumluluğu kimin üstleneceği? Çünkü olasılıkların sonsuz olduğu bir yaşamda teknoloji tarafından öngörülür olan alan halen oldukça sınırlı. Tüm bu araştırmayı yaparlarken ACC'niz varsa hız sınırı, takip mesafesi ve ani fren meselesini, dur kalk trafikte ilerlemeyi; Uzun far asistanı varsa uzun veya kısa far tercihini, eğer ithal olsaydı "şerit takip, kör nokta uyarı ve trafik işaretleri takip sistemi" sayesinde ne kör noktayı ne bir anlık dikkatsizlik sonucu oluşabilecek kazaları ne de trafik işaretlerini gözden kaçırmayı dert etmezdik.
Bu teknolojik oyuncaklar güzel ve yararlı şeyler; ama benim sahip olduğum daha az teknolojik sistemlere saip araçlarla da mutlu olmak mümkün.
Nasıl mı? otomatik vitesi aratmayan hidrolik destekli ve akıllı debriyaj sistemi, önde ve arkada park sensörleri yardımıyla dar alanlarda manevra yapmak, hız sabitleyiciyle ve sınırlayıcıyla hız sınırlarını aşmamak mümkün.
Ama en önemlisi konforlu, güvenli ve araç kullanmaktan haz duyacağınız bir araç olan Golf sürücüleri büyük olasılıkla o beş sürücüden stressiz olan ikisinden biridir bana kalırsa
Moderatör tarafında düzenlendi: