Herkesin malumu olduğu üzere hareketli tüm motor parçaları metalden yapılmıştır ve motor çalışmaya başladığında bu hareketli parçalar birbirlerine sürterek ısınmaya başlar ve ani ısı değişimine maruz kalan metalde aşınmalar maximum seviyede olur ve bu ısı değişim oranları birbirine sürten iki farklı parçada farklı olacağından bu farkı minimumda tutmak en mantıklısıdır ancak, bu durum bu iki parça arasında yağlama yağı olmadığı durumlarda geçerlidir.
Yani sizin motorunuzda yağ olduğu sürece bu ısı değişimleri yağ tarafından absorbe edilecek ve parçalarınız zarar görmeyecektir. Konuyla kullanılan yağın viscositeside alakalı olduğundan, yaz kış mevsimleri arasında sıcaklık farkı çok olan yerlerde kullanıcıların viscosite aralığı daha yüksek yağ kullanması mantıklıdır ki kışın yağ sıcaklığı çok düşse bile viscositesi çok yükselmesin ya da yazın sıcaklık çok artsa dahi viscosite çok düşmesin, çünki motor için hem düşük hem de yüksek viscosite istenmeyen bir durumdur.
Sonuç olarak yakıt tipi fark etmez, yeni nesil yağlar ve yeni nesil motorlar sayesinde hiç bir dış hava sıcaklığında motorun rolanetide bekletilip yağ sıcaklığının artmasının sağlanmasının mantığı yoktur.
Ayrıca ilk startta motor devrinin yüksek olmasından dolayı sarfiyat yüksektir ve motor devrinin yüksek tutulmasının sebebi ise motor beyni tarafından dış hava sıcaklıklarının düşük olduğu zamanlarda, motor stop etmesin diye motora daha fazla yakıt gönderilmesidir. Herkese iyi forumlar...
Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi