Haziran'da bisikletle geçtiğim nefes kesici yerleri eşime de göstermek için ve yukarıda bir trekking rotasını merak edip yürümek istediğimiz için sevgili Golf'ümüzü 31 Ağustos 2021'de vurduk yine dağlara taşlara
Geçen yaz ayları sebebiyle aşağıda 8 Haziran'daki ilk buluşmada görünen kar artık yoktu:
Git gel 92 kilometrelik bu rotanın dikkatli bir kullanımla araçla çıkılabileceğini o gün bisikletle test etmiştim. Rotanın denize yakın tarafındaki 25 kilometresi beton ve kesme taş; geri kalanı taş toprak, manzara, akarsu, dağ, keçi, doğan...
Rotanın harita üzerindeki görüntüsü:
Zemin yapısı 25. kilometreden sonra hemen aşağıdaki fotoğraflarda geçtiğimiz yollardakiyle aynı. Bu da 26 çıkış 26 geri iniş olmak üzere yavaş fakat zahmetli kilometreler anlamına geliyor:
Yavaş inip çıkmak hiç sorun değil çünkü manzarayı doya doya içimize çekebilmek için bir fırsat ve aynı zamanda profesyonel ekip olsa VW katalog çekimi yapılabilecek kareler var:
Aracı buranın az ilerisinde 3066 metrede bırakıp yürüyüşümüze başlıyoruz:
İlk adımlarda yüksek rakıma bir anda çıkmaktan dolayı (yani önceki gün deniz seviyesinde olmak veya bisikletle yavaş yavaş çıkmadığımız için) hızlı ve derin nefes almaya başlıyor fakat yarım saat kadar sonra daha normale dönüyoruz.
Hem çok hızlı ve fazla şekilde sis geçişleri hem de dün geceki düğün yorgunluğundan ve yukarı geç varmamızdan dolayı aklımızdaki 14 kilometrelik orijinal rotaya sadık kalmayıp günün en yüksek noktası olan 3220 metreden geri dönme kararı alıyoruz ve yürüyüşe başladıktan 1.5 saat sonra 13:30'da araca vardığımızda çok doğru bir karar verdiğimizi anlıyoruz. Nitekim 14 kilometrelik yürüyüş en az 5-6 saat sürecekti ve akşam karanlığı ve soğuğuna kalma riskimiz doğacaktı.
Araca geldiğimizde sol arka lastiğin içindeki havanın özgürlüğe adım attığını görmüş oluyoruz. Hanım yukarı çıkarken ilk defa "ya lastiğimiz patlarsa" demişti ve ben de "stepnemiz var; değiştiririz" demiştim bir özgüvenle Fakat araç 2. el olduğu için stepnede hava var mı, bijon anahtarı sağlam mı, kriko düzgün çalışıyor mu bir defa bile bakmamıştım... Neyse ki bunların hepsinin durumu normaldi ve bijonları sökmek için anahtar tepesinde tüm ağırlığımla tepinmem gerekse de, araç krikodan ilk defa lastik değiştirdiğim için acemilikten dolayı 1-2 defa kaçsa da aletlerin hiçbiri beni mahcup etmedi; FAKAT lastik bir türlü gelmiyordu. Vuruyorum, indiriyorum, kaldırıyorum, sıkıyorum, gevşetiyorum, tekme atıyorum, lastik hafif yere değer gibi olduğu için arabayı çamurluktan kaldırıyorum hanım sökmeyi deniyor ama yok yok yok. Durup durup dinlenip dinleyip yaklaşık yarım saat uğraşıyorum ama lastik bir türlü gelmiyor. Lastikçilerin tabancayla lastiğin üstüne hafif vurarak ne kadar kolay söktüğünü göz önüne getiriyorum ama yok arkadaş, lastik yuvasından çıkmamaya yemin etmiş...
Aklımdan 2 seçenek geçiyor: Ya aşağıdaki en yakın yaylaya yürüyüp yabancıdan yardım isteyeceğim ya da 400 metredeki Şenyuva'dan akraba arayıp 3 saate yakın gelmelerini bekleyeceğim. İkisini de kesinlikle hiç ama hiç istemiyorum. Bunları düşünürken yol üzerinden birkaç fotoğrafla küçük bir ara verelim:
İyice sis çöktü. Hava 10 santigrat dereceye indi, zaten fazla efor bu yükseklikte daha yorucu oluyor ve lastik çıkmamakta kararlı. İyice delleniyorum. Telefonun çektiği bir yerden babamı aramak aklıma geliyor ve "pas tutmuştur; sert tekme at" diyor. Ben zaten sinirimden birkaç tekme atmıştım zavallı lastiğe fakat işe yaramamıştı. Sonra gözüme yerdeki stepne ilişiyor. Alıyorum onu tüm gücümle sallaya sallaya iki lastiğin kauçuğunu birbirine vuruyorum. Tekrar tekrar her seferinde daha sert vuruyorum ve lastik sonunda pes edip yerinden ayrılıyor. Arabaya vardıktan 1 veya 1 buçuk saat sonra tekrar yol alabilir hâle geliyoruz ve acemilik çıkmış oluyor...
(Bu arada teneke jantın görüntüsü çok hoşuma gitti. 4 lastiği de böyle mi kullansam diye düşünmeye başladım. Forumda kullananlar vardı galiba; fotoğraf atarlarsa sevinirim. Ayrıca paslı bölgeler için pas çözücü tavsiyesi de alabilirim)
Artık sisler içerisinde iniş yolu:
Betona kadar stepneyi de taş yarmasa diye daha temkinli iniyorum; 2. vitese atmak zaten mümkün değil. Buradan bisikletle toz kaldıra kaldıra 50-60 kilometre hızla keyifli inişim aklıma geliyor ve iç çekiyorum...
Neyse ki sorunsuz bir şekilde medeniyete iniyoruz.
Yol bilgisayarı şunları yazıyor:
92 KM
5 saat 17 dk.
18 km/h ortalama hız
8.1lt/100 km
Yol bilgisayarı şunları yazıyor:
92 KM
5 saat 17 dk.
18 km/h ortalama hız
8.1lt/100 km
Ertesi gün lastikçide taşın kanala denk gelip kestiği yere yama yaptırıyoruz. O da akraba çıktığı için ücret almak istemiyor fakat el emeği için bir şeyler vermeden edemiyoruz (eline sağlık Yaşar Usta).
Moderatör tarafında düzenlendi: