Neden Golf'ümü kendim yıkıyorum?

Mesele yaptırmak-ettirmek değil...

Bunu yapabilecek maddi güce sahip olmak da..

yani; başkasının yapması değil, araçlarımızla kendimiz ilgilenmemiz, onunla vakit geçirmekten hoşlanmamız.

İyi bir yıkamacı bulup eldiveni eline tutuşturup kendi şampuanını verip "bunlarla yıkayın" demek de mümkün...

Kılcal çizik derdiniz olmayabilir diye sanabilirsiniz böylece...

Kurulama esnasında kurulama bezinin dahi kılcal çizik oluşturduğuna şahidim.

Dolayısıyla en kalitelisinden mikrofiber bez alıp onunla kurulatsanız dahi yeterince dikkatli davranılmazsa kılcal çizik yine kaçınılmaz.

Ancak ben R'sızımın her santimetrekaresini bilmek hafızamda tutmak istiyorum. Bu ancak yıkatırsanız değil kendiniz yıkarsanız bilmeniz hatırlamanız mümkün...

Elbette bu söylediklerim Sefa Hocamınki gibi sedefli boyalar ve opak olmayan metalik boyalar için geçerli... Yani opak boyanız varsa bu kadar titiz olmanız zorunlu değil.

Ancak öte yandan bir nevi terapi gibi oluyor her yıkama...

Ben her yıkamak için biraderimin dükkanına gittiğimde esnaflar kapıya çıkıp beni seyrederler... Hatta bazısı uzaktan laf atar bazısı dayanamaz yanıma kadar gelip eliyle kontrol eder.

Kim bilir içlerinden neler diyorlardır, saatlerce kendinden geçercesine araba yıkayan silen bu adama...

ancak ben böyle mutlu olup stres atıp huzurlu olurken onların ne dediklerinin de bir önemi yok diye kafaya takmam.

Son olarak boya koruma yaptırınca iş bitmiyor...

Tıpkı boya gibi ya da boyanın üzerindeki cila gibi onu da korumak gerekiyor. Yoksa doğru koşullar altında 20-22 yıkama sonra boya koruma da yenilenmesi gereken bir şeyi daha önce yok etmek de mümkün..

silvershadow dedi:

Ancak öte yandan bir nevi terapi gibi oluyor her yıkama...

Genişletmek için tıkla ...

Doğru kelime bu: "terapi". Pazar günlerini iple çeker oldum   O gün güneşin feri azaldığında başlıyorum aracı yıkamaya. 

Önce ucunda sulama tabancası1 olan hortumu çeşmeye taktıkdan sonra hafif tazyikli bir şekilde aracın üzerine bolca su tutuyorum. Suları süzülmeye bıraktıktan sonra 2 kovada da şampuanlı2 su hazırlıyorum. Kovalardan yalnızca birisine süngeri3 batırarak aracın üzerine götürüp süngeri sıkıyorum ve bu şekilde köpüğü yaymaya başlıyorum (süngeri asla yüzeye sürtmüyorum).  Kovada şampuanlı su bittiğinde aracın üzerindeki köpüğü süzülmeye bırakıyorum. Bu esnada kovayı temizleyip, bu sefer içerisine temiz su dolduruyorum (diğerinde hala şampuanlı su duruyor).

Ve 1-2 dk sonrasında two-bucket car washing yöntemine başlıyorum. Yıkama eldivenini4 önce şampuanlı su bulunan kovaya daldırıyorum ve aracın üzerinde -fazla bastırmadan- gezdirmeye başlıyorum. Sonrasında sadece su bulunan kovaya daldırıp kirlerden arınmasını sağlıyorum.  Bundan sonra tekrar hortum ile durulama işlemine geçiyorum. Durulama sonrasında vakit kaybetmeden kurulama havlusu5 ile önce camlardan başlamak kaydıyla tüm aracı damlalar kalmayacak şekilde kuruluyorum.

Jant temizliği, lastik ve tampon parlatımı, iç mekan temizliği vs. derken yaklaşık 2 saat geçiyor.  Ama ortaya çıkan sonucun verdiği mutluluk kesinlikle o zahmete değiyor 
 

1. http://tr.aliexpress.com/item/OCEA-Multifunction-7-Pattern-Water-Nozzle-Household-Garden-Car-Wash-Water-Gun/1907367409.html
   
2. Meguiar's NXT GENERATION Cilalı Konsantre Şampuan
   
3. SONAX MULTI SÜNGER (2in1)
   
4. Meguiars Microfiber Wash Mitt
   
5. Uber Blue Drying Towel
   

geçen ziebartta ben işlemler hakkında bilgi alırken adamlar aracımı da yıkamış , biri çekpas la tavanın üstünde  ki suları alırken diğeri bir bezle girişmişti arabaya.

ta ki çıkardıgım yaygaraya kadar. sonra adam 2 saat bana çekpasın boyayı çizmeyeceğine dair ikna etmeye falan çalıştı. 20 yıldır bu işi yapıyorum falan muhabbetleri başladı, çok uzatmadım istemiyorum çekpas dedim olay bitti. kendi bezlerimi de götürmemiştim. kazasız atlattım . bezleri de sözde fiber ama kaç  yüz kere kullanılmıştı bilmiyorum.

snoppy dedi:

Ancak öte yandan bir nevi terapi gibi oluyor her yıkama...

Genişletmek için tıkla ...

Doğru kelime bu: "terapi". Pazar günlerini iple çeker oldum  ;D O gün güneşin feri azaldığında başlıyorum aracı yıkamaya. 

Önce ucunda sulama tabancası1 olan hortumu çeşmeye taktıkdan sonra hafif tazyikli bir şekilde aracın üzerine bolca su tutuyorum. Suları süzülmeye bıraktıktan sonra 2 kovada da şampuanlı2 su hazırlıyorum. Kovalardan yalnızca birisine süngeri3 batırarak aracın üzerine götürüp süngeri sıkıyorum ve bu şekilde köpüğü yaymaya başlıyorum (süngeri asla yüzeye sürtmüyorum).  Kovada şampuanlı su bittiğinde aracın üzerindeki köpüğü süzülmeye bırakıyorum. Bu esnada kovayı temizleyip, bu sefer içerisine temiz su dolduruyorum (diğerinde hala şampuanlı su duruyor).

Ve 1-2 dk sonrasında two-bucket car washing yöntemine başlıyorum. Yıkama eldivenini4 önce şampuanlı su bulunan kovaya daldırıyorum ve aracın üzerinde -fazla bastırmadan- gezdirmeye başlıyorum. Sonrasında sadece su bulunan kovaya daldırıp kirlerden arınmasını sağlıyorum.  Bundan sonra tekrar hortum ile durulama işlemine geçiyorum. Durulama sonrasında vakit kaybetmeden kurulama havlusu5 ile önce camlardan başlamak kaydıyla tüm aracı damlalar kalmayacak şekilde kuruluyorum.

Jant temizliği, lastik ve tampon parlatımı, iç mekan temizliği vs. derken yaklaşık 2 saat geçiyor.  Ama ortaya çıkan sonucun verdiği mutluluk kesinlikle o zahmete değiyor 8)

[list type=decimal]

[*]http://tr.aliexpress.com/item/OCEA-Multifunction-7-Pattern-Water-Nozzle-Household-Garden-Car-Wash-Water-Gun/1907367409.html

[*]Meguiar's NXT GENERATION Cilalı Konsantre Şampuan

[*]SONAX MULTI SÜNGER (2in1)

[*]Meguiars Microfiber Wash Mitt

[*]Uber Blue Drying Towel

Genişletmek için tıkla ...

Değerli Hocam;

Fakat forum jargonumuz gereği değil; sanırım gerçek hayatta da mesleğiniz "akademisyenlik" olması dolayısıyla;

Dipnot nizami,

Alıntı adresleri olması gerektiği gibi,

Noktalama işaretleri eksizksiz ve yerinde ,

Giriş gelişme sonuç kısımları mevcut.

Edebi değeri yanında didaktik içeriği dolu dolu...

Bir yüksek lisans tezi veya doktora tezi yazmış birine ait olmalı...

Lütfen hep yazın...

Sizi zevkle okuyanların başındayım Hocam =)

the_dr dedi:

geçen ziebartta ben işlemler hakkında bilgi alırken adamlar aracımı da yıkamış , biri çekpas la tavanın üstünde  ki suları alırken diğeri bir bezle girişmişti arabaya.

ta ki çıkardıgım yaygaraya kadar. sonra adam 2 saat bana çekpasın boyayı çizmeyeceğine dair ikna etmeye falan çalıştı. 20 yıldır bu işi yapıyorum falan muhabbetleri başladı, çok uzatmadım istemiyorum çekpas dedim olay bitti. kendi bezlerimi de götürmemiştim. kazasız atlattım . bezleri de sözde fiber ama kaç  yüz kere kullanılmıştı bilmiyorum.

Genişletmek için tıkla ...

Katılıyorum Hocam;

Şeffaf bir kauçuk çekpas kullanıldığını görmüştüm aracını yıkatanlardan birinde.

Toz veya çizecek minik partiküller lastik çekpasın önünde sürüklenirken illaki çizecektir.

Bana kalırsa kolaylarına geldiği için bunun çizmediğini söyleyerek tepkiyi yumuşatıp işlerini yürütüyorlar.

Soran olursa, ikna için en etkili yöntemlerden biri olarak tecrübe referans gösterilir: "ben bu işi 20 yıldır yapıyorum"

Bu sanayi camiasının anayasası  gibi...

Neden Golf'ümü kendim yıkıyorum?

kimi maç seyreder,

Kimi maça gider;

Kimi maç yapar;

Kimi müzik dinler;

kimi resim yapar;

kimi heykel yapar;

Kimi yazar;

kimi çizer;

kimi film seyreder;

kimi video oyunu oynar;

kimi doğayla baş başayken;

ruhunu arındırır.

Tam bir konsantrasyon işin sırrıdır.

Mantık aramamalı;

İnsan kendisi için bir şeyler yapmalı;

kendisi için de zaman ayırmalı,

işte benim kaçışım, ruh arınmamı sağlayan şey arabamı yıkamak...

Yıkanan araba değil..

Ruhumdur.

en kısa 1 en uzun 3.5 Saat sürer..

15 km maraton koşmuş, 1 kamyon yük indirmiş, dayak yemiş gibi kenara yığılırım...

El ayak kalmaz düşer iki yana kollar...

O yorgunlukla bir Çay içerken ışıltısına bakıp hayatımda ilk kez gördüğüm renk ve tonları gören gözlerimin ruhumu dinginleştiren ışıltıları ve detayları yakalamasına gayret ederim.

Ruhumuzu sağaltanın, dinlendirenin ve arındıranın ne olduğunun mantığı kesinlikle yok...

Sonuç o güzellikte sizin parmağınız olduğu için ayrı gizli bir haz duyarsınız.

ve ona başkasının el sürmesine izin vermediğiniz için küçük bir kıskançlık ve gurur..

Bunun parayla karşılığı olsaydı...

cebimdekinin değil gönlümdekinin beni zenginleştirdiğini bildiğimden cebimdeki yükten kurtulurdum...

Fakat bunun tam tersi her yapmamanız gereken yanlış olduğunu bildiğiniz ama yapmaktan geri duramadığınız bir şey yapıp sonra pişmanlık hissetmeye benzer durumu tam tersi hisleri sonuna saklar...

Bana kalırsa;

Hayatı boyunca çalışıp didinip, onca hayaller kurarak sahip olunanla herhangi bir ekstra çaba göstermeksizin ya da yaşamlarında önem sıralamasının bırakın ilk onunda olmayı böyle bir önem sıralamasına dahi sahip olmaktan bi haber olanların sahip olduğu araç şahin de oluuuur Mercedes'te, BMW'de...

Kolay kazanılan parayla alınanlar kolay harcanır bir diğer deyişle.

Biz hayatında inceliklere yer veren ve bu hassasiyetleriyle hayatı zindan edenlerden ziyade derinleştiren ve güzelleştirenlerdeniz.

binek hayvan veya sadece araç olarak kullanılan araçlardır makineyle ve fırçayla yıkama yapanlara yıkatılanlar...

Hayvancılık yapıp meslek erbabı olarak hayvanlarını bakıp beslemek durumunda olan kişiyle

Ellerine doğan kınalı kuzuyu besleyip büyütüp, yaşamında bir parça haline, ona bir değer vermekle değerli hale getirenlerdensiniz.

Bütün kuzular büyür ve eti için beslendiyse mezbahaya giderken pek azı için bir şey hissedilir.

Siz elinde besleyip büyüttüğü kınalı kuzuyu mezbahaya elleriyle götürenlerin hissettiğiyle benzer duygulara sahip olmalısınız.

Ben servisleri mezbaha mantığıyla işleyen işletmeler olarak gördüğümden aracımı yıkatmalarına dahi müsaade etmiyorum mümkün olduğunca.

Şimdi siz kendi kendinize soruyorsanız: "Ben mi abartıyorum?" diye..

Yanıtım çoktan hazır..

öyle de yaşamak mümkün böyle de...

Ben her aracımı yıkadığımda yediğim: "şaşkınlıkla karışık görmemişlik" damgası seve seve kabullendiğim bir durum.

Ben öyle yaşayanlara neden öyle düşünüyorsun dee hakkına onları hissizlik, hafife alma ile suçlayamayacağım gibi onların da beni aşırı duyarlılık ve fazla ciddiye alma suçuyla suçlanamam.

Düsturumdur; " hangi ölçüyle ölçersem o ölçüyle ölçüleceğim."

Bu benimki mala mülke tamah değil, görmemişlik hiç değil..

Sadece bunca güzel duyguyu hissettiren canlı olmayan bir şey de olsa değer verme ve sevgi..

Ben onlara çok görmem onlar da bana çok görmezler umarım..

Aracımı alalı 2 ay oldu 3. kattan 15 metre hortum sallayarak gelen geçenlerin tuhaf bakışları arasında 3 kez yıkadım yıkarken meguiars yıkama eldivenini şampuanını ve kurularken iki ayrı microfiber bez kullandım.

Aracı kendi yıkama sebeplerim;

Yıkamacıların özensiz davranışları

Yıkamacıların arabayı hızlı şekilde ileri geri almaları

Yıkamacıların yoğunluktan dolayı özen göstermemeleri

Özellikle Vw grubu araçlarda ön sol silgeçi kaldırmayı bilmediklerinden ve zorladıklarından kaput kısmını zedelemeleri

Aracın özellikle içine sonra lastiklerine parlatıcı sürmeleri

Fırçasız yıkasalar bile içime sinmemesi

Arkadaşım kendi yıkayabileceğimiz bir yıkamacı bulduğunu söyledi henüz gitmedim ancak orasıda şebeke suyu olmadığını düşündüğümden gitmeyi düşünmüyorum.

@burakca

Çok güzel hocam en iyisini yapıyorsunuz.

benim eski aracımı yıkamacı geri giderken kapıya vurmuştu

sonra arka bagaj kapagı boyalı diye aracımı satarken bin takla attım

o yüzden bende sadece su tutturuyorum yıkamacılarda (benzincilerde)

çok acı tecrube oldu benim icin

Yazılanları okuyorum. Hele de @silvershadow Murat Hocamın aşkla tutkuyla yaptıklarını paylaşması, insanda acayip bir motivasyon ve yıkamacı önünden bile geçmeme isteği yaratıyor.

@snoppy Erhan Hocamın harika araç yıkama rehberi, insanı aracını kendisinin yıkaması için müthiş gaza getiriyor.

Aracımı alalı 18 gün oldu ve 1 kere yıkamacıya emanet ettim. Aklım çıktı. Aracımı kendim yıkamak istiyorum ama yerim yok. Apartmanın otoparkı mevcut ve su da var. Ancak kuyu suyu, yani fazla kireçli. Kurursa üstünde anında leke yapıyor. Evin yakınında opet var. Aynı şekilde orada da kuyu suyu kullanılıyor. Aracımı kimseye vermek istemiyorum. Biliyorum ki kimse benim özen gösterdiğim gibi göstermeyecek. Kimse benim baktığım gibi bakmayacak. Abartıyor muyum bilmiyorum ama araç içinde kızımın hareketlerini bile izliyorum. Yanlış bir hareket yapıpta araca zarar vermesin diye. Yıkamacı kim ola ki. Nasıl güveneyim. Nasıl teslim edeyim. 1 kere teslim ettim ama bir daha teslim etmek istemiyorum. 

Bu durumda nasıl bir çözüm bulacağım onu da bilmiyorum.

@mandufla Hocam hiç abartmıyorsunuz emin olun.

Benimde yıkama imkanım yok, anca bir kuzenim var çalıştığı yerin güzel bir garajı var ama oraya gitmekte biraz zor oluyor.

Hey neyse, bende bugün bir yıkamacıya verdim. Öyle böyle bir yıkamacıda değil bir plazanın altına kurulmuş, en az 10 senedir orada gördüğüm kaliteli bir yıkamacı. Belki bilen vardır eskidenmiş ömür pastanesi varmış İncirli'de şuan ömür plaza, işte onun altındaki yıkamacı. Verdim içlere gerek yoktu ama içlerde olsun dedi iyi dedik olsun. Bardak koyma yerinde tutarım bozuk paralarımı. Tam olarak 7 tl vardı eminim çünkü 5tl sini falan çocuğa vericektim saymıştım. Gittim geldim mis gibi olmuş araç, oturdum bir baktım 4tl si alınmış  s=bilmem s=bur2 Sinirlendim, çocuğu bozmadım neyse dedim şansına kalmamış, ama 30 saniye sonra kafam attı ve direk sahibinin yanına gittim. Durumu anlattım, çok özür dileyerek parayı vermeye çalıştı, bana izin verirsen dedi kameradan izleyip gereken neyse yapacağım falan, neyse tamam dedim çıktım geldim, güvenim kırıldı tabii ne yazık ki  s=dry Tamda spor salonumun altında, güvenip vermek benim için güzel olurdu.

Neyse 4 tl ile yırtsak iyi idi  s=bye2 Gündüz hiç görülecek gibi değildi, sokağa park edince lambaların altında gördüm, her yerde uzuuuuuun uzun çizikler  &: X( :- Her ayrı santimetrekarede gözüken ışığı nereye götürürsem götüreyim çizikler, hemde uzuuuun uzun  >: Bir kaç dakikalığına nasıl bir bilinç kaybı yaşadığımı anlatamam...  '

ErsinEsk dedi:

@mandufla Hocam hiç abartmıyorsunuz emin olun.

Benimde yıkama imkanım yok, anca bir kuzenim var çalıştığı yerin güzel bir garajı var ama oraya gitmekte biraz zor oluyor.

Hey neyse, bende bugün bir yıkamacıya verdim. Öyle böyle bir yıkamacıda değil bir plazanın altına kurulmuş, en az 10 senedir orada gördüğüm kaliteli bir yıkamacı. Belki bilen vardır eskidenmiş ömür pastanesi varmış İncirli'de şuan ömür plaza, işte onun altındaki yıkamacı. Verdim içlere gerek yoktu ama içlerde olsun dedi iyi dedik olsun. Bardak koyma yerinde tutarım bozuk paralarımı. Tam olarak 7 tl vardı eminim çünkü 5tl sini falan çocuğa vericektim saymıştım. Gittim geldim mis gibi olmuş araç, oturdum bir baktım 4tl si alınmış  s=bilmem s=bur2 Sinirlendim, çocuğu bozmadım neyse dedim şansına kalmamış, ama 30 saniye sonra kafam attı ve direk sahibinin yanına gittim. Durumu anlattım, çok özür dileyerek parayı vermeye çalıştı, bana izin verirsen dedi kameradan izleyip gereken neyse yapacağım falan, neyse tamam dedim çıktım geldim, güvenim kırıldı tabii ne yazık ki  s=dry Tamda spor salonumun altında, güvenip vermek benim için güzel olurdu.

Neyse 4 tl ile yırtsak iyi idi  s=bye2 Gündüz hiç görülecek gibi değildi, sokağa park edince lambaların altında gördüm, her yerde uzuuuuuun uzun çizikler  &: X( :- Her ayrı santimetrekarede gözüken ışığı nereye götürürsem götüreyim çizikler, hemde uzuuuun uzun  >: Bir kaç dakikalığına nasıl bir bilinç kaybı yaşadığımı anlatamam...  '

Genişletmek için tıkla ...

Aklıma bununla ilgili bir atasözü geldi sayın hocam.

Afedersiniz "el, elin esegini türkü söyleyerek ararmış."

Durum tam da bu hocam. Yikamaci anlayışı bende bu şekilde. 

SM-N9000Q cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

silvershadow dedi:

Mesele yaptırmak-ettirmek değil...

Bunu yapabilecek maddi güce sahip olmak da..

yani; başkasının yapması değil, araçlarımızla kendimiz ilgilenmemiz, onunla vakit geçirmekten hoşlanmamız.

İyi bir yıkamacı bulup eldiveni eline tutuşturup kendi şampuanını verip "bunlarla yıkayın" demek de mümkün...

Kılcal çizik derdiniz olmayabilir diye sanabilirsiniz böylece...

Kurulama esnasında kurulama bezinin dahi kılcal çizik oluşturduğuna şahidim.

Dolayısıyla en kalitelisinden mikrofiber bez alıp onunla kurulatsanız dahi yeterince dikkatli davranılmazsa kılcal çizik yine kaçınılmaz.

Ancak ben R'sızımın her santimetrekaresini bilmek hafızamda tutmak istiyorum. Bu ancak yıkatırsanız değil kendiniz yıkarsanız bilmeniz hatırlamanız mümkün...

Elbette bu söylediklerim Sefa Hocamınki gibi sedefli boyalar ve opak olmayan metalik boyalar için geçerli... Yani opak boyanız varsa bu kadar titiz olmanız zorunlu değil.

Ancak öte yandan bir nevi terapi gibi oluyor her yıkama...

Ben her yıkamak için biraderimin dükkanına gittiğimde esnaflar kapıya çıkıp beni seyrederler... Hatta bazısı uzaktan laf atar bazısı dayanamaz yanıma kadar gelip eliyle kontrol eder.

Kim bilir içlerinden neler diyorlardır, saatlerce kendinden geçercesine araba yıkayan silen bu adama...

ancak ben böyle mutlu olup stres atıp huzurlu olurken onların ne dediklerinin de bir önemi yok diye kafaya takmam.

Son olarak boya koruma yaptırınca iş bitmiyor...

Tıpkı boya gibi ya da boyanın üzerindeki cila gibi onu da korumak gerekiyor. Yoksa doğru koşullar altında 20-22 yıkama sonra boya koruma da yenilenmesi gereken bir şeyi daha önce yok etmek de mümkün..

Genişletmek için tıkla ...

Valla Murat Hocam, en güzelini yapıyorsun benimde kanıma girdin valla ben de kimselere emanet etmeyeceğim arabamı. Malzemeleri henüz alamadım dolayısı ile yıkayamadım da stres oldum valla. Yıkayacağım zamana kadar 21 gün geçecek dua ediyorum çok kirlenmesin diye. Ne diyeyim Golfünüz varsa sadece bir araba sahibi olmazsınız.